Zorunlu Olmadıkça Savaş Bir İnsanlık Suçudur
İslam sevgi, barış ve huzur dinidir.
İslam dini, barış dinidir. İnsanlık için asıl olan barıştır. Allah, yeryüzündeki bozgunculuğu önlemek üzere peygamberler ve kutsal kitaplar göndermiştir. Barışı bozucu, toplumsal birlik ve beraberliği zedeleyici her türlü davranış, tüm dinlerce yasaklanmıştır.
Savaş, devletlerin zorunlu kaldığı durumlarda başvurduğu son seçenektir. İslam inancında savaş; yeryüzündeki haksızlıkların ve bozgunculuğun ortadan kaldırılarak toplumlar arasında güven, barış ve huzurun sağlanmasına yönelik bir araçolarak kabul edilmektedir. İslam dini, ülkenin sınırlarının, milletin millî ve manevi değerlerinin korunmasını ister. Bunlara karşı yapılan saldırıların önlenmesi için yapılan savunma amaçlı savaşı meşru görür.
İslam’a göre savaş hangi hâllerde uygun görülmüştür?
İslam dinine göre savaş, sadece şu durumlarda uygun görülmüştür:
- Ulusların, topraklarını her türlü düşman saldırılarından korumak amacıyla
- Milletlerin bağımsızlık ve özgürlüğünümillî ve manevi değerlerini korumak için
Bütün ilahî dinlerde savaş, ancak “nefsi müdafaa” yani uğranılan haksız saldırılar karşısında savunma amaçlı olması şartıyla uygun görülmüştür.
İnsanlık, savaş ve düşmanlıktan hiçbir yarar görmemiştir. Bilakis savaş kapanması yıllarca süren yaralar açılmıştır. Bireylerin ve ulusların kişisel çıkarları ve intikam adına yapılan savaşlarda sayısız masum insan ölmüştür. Dinler, zorunlu hâllerdeki savaşlarda çocukların, masumların, kadınların ve ihtiyarların öldürülmesini yasaklamışlardır. Savaş, beraberinde huzursuzluk, güvensizlik, açlık, sefalet, fakirlik ve düşmanlık getirmiştir. İslam dini tüm bu nedenlerden dolayı Hz. Muhammed’in şahsında tüm Müslümanlara şu öğütte bulunmaktadır: “Eğer onlar barışa yanaşırlar ise sen de barışa yanaş..!”. (Enfâl suresi 61. ayet.) Çünkü yaşamda asıl olan barıştır. Savaş, zorunlu olmadıkça bir insanlık suçu ve felakettir.